Dünya oluşumundan, dünyada yaşamın başlamasından bu zamana dek geçen milyonlarca yıl sonunda yaşıyoruz.
Son değil yeni bir başlangıç sonrası için yine milyonlarca yıl sonrasının başlangıcında yaşamımızı bireyler olarak sürdürüyoruz.
İnsan dahi kendi içerisinde doğduktan sonra ölüme giderken defalarca kez değişim geçirmektedir.
Organik yapısının etkisi, bilişsel, duygusal ve sosyal değişimlerin çoğu sonuç olarak çevre etkilidir.
İnsanın gelişiminde genel olarak;
Çocukluğunda aile ile bakım verenler,
Ergenlik döneminde akranları ile sosyal çevresi,
Yetişkinlik döneminde ise meslek ve aile kurma etkilidir.
Fakat her dönemde de etki eden ana faktörler insanlık tarihi boyunca değişiklik göstermiştir.
Bunların en başında ise insanın bulunduğu zaman, yer, toplum oldukça önemlidir.
Sadece bir insanın değişimi gibi içerisinde bulunduğumuz gezegenin kıtaları, iç ile açık suları, iklim yapısı dünya üzerinde bulunan tüm canlılarla sürekli bir değişim içerisindedir.
Aynı şekilde bildiğimiz üzere evrende sürekli değişim içerisindedir. Çok erken zaman olsa da; "İnsan teknolojik imkanlarıyla geliştikçe uzaya da karbon izini bırakırken değişime uğratabilecek mi?" sorusunun cevabı insan benliğinde değişime uğratabilecek meraklar uyandırıyor.
Bitkilerin yararları ve zararları canlıdan canlıya değişiklik gösterebiliyorsa, insanda değişken bir varlıktır.
Bildiğimiz gerçeklerin en önemlileri ise, insanın ulaşabildiği yerlerde iz bırakarak, ağır sonuçları olan zararlar verdiğidir.
İnsanın dünya üzerinde öncü etken olarak kaç canlının soyunu tükettiği tam olarak bilinmemekle beraber 1970 yılından günümüze dek memeli, kuş, balık ve sürüngen popülasyonlarının ortalama %60'ını yok ettiği tahmin edilmektedir123.
Sebepleri ise tahmin edilebilir ki gelişen endüstrileşme ile insanların daha geniş çevrelerde yayılım gösterme çabasından ibarettir. Doğa karşısında savunmasız olan insanın en güvenli ortamı yaparken çevreye verdiği büyük zarar faaliyetleri ile habitat kaybına ve iklim değişikliğine etkileri büyüktür.
Maalesef tüm bunların bilinmesi ama göz ardı edilmesi sonucu insan uygarlığı da tehlikeye girmektedir.
Sera gazları temelde Dünya atmosferini battaniye gibi sararak Güneş'ten gelen ısıyı tutmasını sağlayarak yaşanabilir bir sıcaklıkta kalmasını sağlar.
İnsan, Sera gaz salınımı ciddi seviyede arttırmış ve dünya ısısı yükselmesi ile ani iklim değişikliği sonucu ile yüzleşmenin pençesine gelmiştir.
" Yenilenebilir enerjinin son yıllarda olumlu dönüm noktasından geçerek 2023 yılında önemli bir kilometre taşını aşacağını iddia edilmiştir. Makaleye göre, bu yıl dünyanın elektrik üretiminin yarısından fazlasının yenilenebilir kaynaklardan sağlanacağı tahmin edilmiş ve bu durumun hem iklim değişikliğiyle mücadele için hem de ekonomik gelişme için faydalı olacağı savunulmuştur.
- Doğaya zarar vererek temiz hava, su, yiyecek, yakıt ve sağlık v.b. kaynakları da yok etmektedir.
- Habitatların yaşam alanlarına zarar vererek bitkilerin tozlaşmasını sağlayan elemanlardan birisini daha yok etmekte olduklarından gıda üretim sistemini etkilemektedirler.
- Yine gıda üretim sistemi elemanları olan toprak, su kaynaklarına zarar verdiğinden gıda üretimi etkilenmektedir.
- Habitatları yok ederek insanlar, milyonlarca yılda oluşan sistemin elemanlarını yok etmekte yada yerlerini hızlı şekilde değiştirdiğinden, Küresel kıtlık gibi problemlerin önünü açmaktadır.
- Habitat kaybı ve iklim değişikliği ile Hava kirliliği, alerji, bulaşıcı hastalıklar, gıda güvenlik sorunları ve zihinsel stres gibi sorunlar ortaya çıkmaktadır1.
- Kutuplardaki buzulların erimesi, deniz seviyesinin yükselmesi,
- Kuraklık, sel, fırtına, yangın gibi aşırı hava olaylarının artması,
- Biyolojik çeşitliliğin azalması ve türlerin yok olması,
- Tarım, sağlık, enerji, turizm v.b. sektörlerde olumsuz etkiler,
- İnsan sağlığına zararlı, bulaşıcı, daha ölümcül sonuçları olabilecek hastalıkların yayılması,
- Küresel çapta göçlerle mülteci krizleri sonucu yaşanabilecek çatışmalar ve savaş risklerinin artması beklenilmektedir.
- Enerji tasarrufu yapmak, yenilenebilir enerji kaynaklarına geçmek,
- Ulaşımda alternatif seçenekler kullanmak veya toplu taşıma araçlarını tercih etmek,
- Ağaç dikmek ve ormanları korumak,
- Geri dönüşüm yapmak ve tüketimi azaltmak,
- Sürdürülebilir tarım ve gıda sistemleri desteklemek,
- Siyasi ve kurumsal düzeyde iklim eylemi için baskı yapmak iklim adaletini savunmak olabilir.
Kaçınılmaz olan mutlak değişimlerden birimidir İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ?
İklim değişikliğine karşı mücadele etmek gereksiz ve kaybedeceğin savaşın içerisinde olmaktan ibaret olabilir mi?
Tüm bunları düşünerek, benliğine oturtup, idrak edebilen şu an itibariyle bildiğimiz tek varlık insandır.
İnsan, Dünyanın ve üzerinde bazı canlıların Milyonlarca yılda değişerek uyum sağlayarak günümüze geldiği gibi ileriye gidebilecek mi?